Zafer Partili Karamahmutoğlu: İmralı’yı Balayı Adası’na çevirmek hangi mecburiyetin sonucu?

Zafer Partisi Sözcüsü Azmi Karamahmutoğlu, partisinin genel merkezinde gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Karamahmutoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli‘nin 22 Ekim’de terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’a çağrısıyla başlayan süreci “ihanet süreci” olarak değerlendirdi.

“İMRALI’YI BALAYI ADASI’NA ÇEVİRMEK HANGİ MECBURİYETİN SONUCU?”

Cumhur İttifakı’nın ekonomi sorununu görmezden geldiğini vurgulayan Karamahmutoğlu, Cumhur İttifakı’nın gündemi anayasa tartışmaları ve terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’la meşgul ettiğini savundu.

“Erdoğan ve Bahçeli’ye, bu teröristle pazarlık masasını dayatan, kurduran gerekçeler, koşullar nelerdir?” diye soran Zafer Parti Sözcüsü şöyle devam etti:

“Bilindiği gibi İmralı Adası yüksek güvenlikli ceza ve infaz kurumudur. Yüksek güvenlikli ceza ve infaz kurumu olan İmralı Adası’nın adeta yüksek konforlu tatil ve balayı adası haline getirilmek istendiğini duyuyor, okuyorsunuz. 40 yıldır sürdürdüğü kanlı terörüyle yalnızca asker, polis, öğretmen değil, beraberinde bebeklere kadar inen sivil vatandaş katliamları bile yapan terörist başı için İmralı mahpushanesini İmralı Balayı Adası’na çevirmek istemeleri hangi mecburiyetin sonucudur? Nasıl bir cebir söz konusudur? Cumhur İttifakı’nın iki başat siyasisi olan Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli’ye, bu teröristle pazarlık masasını dayatan, kurduran gerekçeler, koşullar nelerdir? Belki Cumhur İttifakı iktidarı Türkiye’nin yararına ve çıkarına olmayan bazı kararları almak zorunda kalmış olabilir. Fakat Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin herhangi bir mecburiyeti yoktur.”

“VATANDAŞLAR YARGI SOPASIYLA SİNDİRİLMEK İSTENİYOR”

Bu süreci dağıtmak için başlattıkları çalışmalar sonucu Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın tutuklandığını ileri süren Azmi Karamahmutoğlu, “22 Ekim’de Devlet Bahçeli’nin duyurmasıyla başlatılan ikinci çözüm, ihanet sürecinin pazarlık masasını dağıtmak için başlattığımız Türk vatandaşlarını bilgilendirme, gizli ve kirli pazarlığı ifşa etme çabalarımız, partimizin genel başkanı Ümit Özdağ’ın, gençlerimizin Ümit hocasının Silivri mahpushanesinde tutuklu olarak alıkonmasıyla engellenmeye çalışılmıştır. Bugün 27. gün, gençlerimizin Ümit Hocasına yargı marifetiyle siyasetten el çektirilmiştir. Zafer Partisi olarak bir ay öncesine kadar ‘Mehmetçik katillerine af yok’ sloganıyla meydanlara inerken şimdi Zafer Partisi, Ümit Özdağ’a özgürlük çabasına girmek zorunda bırakılmıştır. Yapılmak istenen aslında tam da buydu. İstenen vatandaşların yargı sopasıyla sindirilmesi ve susturulmasıdır. İstenen Türk halkının ve ülkenin sorunlarının konuşulmamasıdır” diye konuştu.

“ÜLKEMİZİN YARALARINI KONUŞMAYACAK MIYIZ?”

Karamahmutoğlu, iktidarın, dinin yanı sıra yargıyı da siyasallaştırdığın öne sürerek, şunları kaydetti:

“Zafer Partisi olarak bu basın toplantısında bugün sizinle emeklilerimize sadaka gibi verilen açlık sınırının altındaki maaşları konuşmak isterdik. Fakat bunu yaparsak hakkımızda emeklileri kin ve düşmanlığa tahrik suçlamasıyla savcılık tarafından soruşturma açılabilir. Bugün yine açlık sınırının altında kalan asgari ücreti konuşmak isterdik fakat bunu yaparsak işçileri kin ve düşmanlığa tahrik suçlamasıyla hakkımızda savcılık soruşturması başlatılabilir. Yine aynı şekilde bozulan eğitim sistemini konuşmak isterdik sizinle. Öğrencileri kin ve düşmanlığa tahrik suçlamasıyla hakkımızda savcılık soruşturması başlatılabilir. Yine evinde tencere kaynatamayan, çocuklarını yatağa aç yatıran, okula aç gönderen annelerden, yokluktan, yoksulluktan, açlıktan bahsetmemiz gerekirdi bugün fakat ev kadınlarını kin ve düşmanlığa tahrik suçlamasıyla hakkımızda savcılık soruşturması başlatılabilir.

Peki, siyasallaşan yargının sopası sırtımıza inecek diye Türk halkının, ülkemizin sorunlarını, yaralarını konuşmayacak mıyız? Elbette konuşacağız. Konuşacağız ve bunu bir fedakarlık olarak yapmayacağız. Yani kendimizi Türk milleti için eziyet çekiyor görmeyeceğiz. Gerçekte bunu halktan, haktan, haklıdan ve doğrudan yana olduğumuz için yapacağız. Yani aslında her birimiz yine yaptığımız bu mücadeleyi kendimiz için yapacağız. Vatandaşlık hukukuna sahip çıktığımız için kendi şahsiyetimiz ve haysiyetimiz için yapacağız.”

“TRUMP, BATI ŞERİA İÇİNDE AYNI ŞEYLERİ SÖYLEYECEK”

Karamahmutoğlu, ABD Başkanı Donald Trump‘ın Gazze planına da tepki göstererek, “Nasıl AKP hükümeti İmralı Adası’nı adeta şahsa özel bir balayı adasına çevirmek istiyorsa ABD Başkanı Donald Trump da Gazze’yi bir tatil köyüne çevirmek istiyor” dedi.

Trump’ın, “Gazze’yi satın almaya ve sahiplenmeye kararlıyım” şeklinde açıklamalarına devam ettiğini belirten Karamahmutoğlu, şöyle konuştu:

“Açıklamalardan anlaşılan, aynı şekilde yakın bir gelecekte Gazze’den sonra Batı Şeria içinde aynı şeyleri söyleyecektir. Şimdi bizim Türkiye olarak beklentimiz, Ürdün ve Mısır’ın, ensar muhacir güzellemesi yapmayarak, Trump’ın politikasına çanak tutmaması ve Filistinlilerin kendi topraklarında yaşama hakkını savunmasıdır ve aynı politikayı yine hem Filistinliler hem de ülkemizdeki Suriyeliler için AKP hükümetinden istiyor ve bekliyoruz.”

Related Posts

Vatikan’da yeni papa için seçim bugün başlıyor

Vatikan’da Katolik Kilisesi’nin yeni papasını belirlemek için seçim (Konklav) bugün başlıyor. Bu seçim, son yarım yüzyılın en belirsiz ve dramatik Konklav’ı olarak nitelendiriliyor.

Artık kapıya kadar geliyorlar! Bakanlık adı verip dolandırmaya başladılar

İstanbul Avcılar’da bazı binalara girerek kendilerini İçişleri Bakanlığı görevlisi olarak tanıtan kişilerin, kimlik bilgisi toplayıp sahte makbuzla bağış adı altında para aldıkları ortaya çıktı. Polis şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı.

İstanbul’un göbeğinde silahlı saldırı: Otomobile kurşun yağdırdılar

İstanbul’da park yerinden çıkan otomobile düzenlenen silahlı saldırı sonucu 1 kişi yaralandı.

Ankara’da sürpriz Cumhur zirvesi: Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP lideri Bahçeli’yi ziyaret etti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP lideri Devlet Bahçeli’yi evinde ziyaret etti. Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı kapıda karşıladı. İki lider daha sonra yüz yüze görüşme için Bahçeli’nin konutuna geçti.

YÖK ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı arasında işbirliği

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ile Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar işbirliği protokolü imzaladı. YÖK Başkanı Özvar, protokolle iki kurumun şiddetle mücadeleden kadın ve engelli bireylerin yükseköğretime erişimine, sosyal hizmet projelerinden akademiye geniş yelpazede işbirliği yapacağını belirtti.

Almanya’da Friedrich Merz ilk turda başbakan seçilemedi

Almanya’da Friedrich Merz ilk turda başbakan seçilemedi